Yeni yılın bu ilk sayısında sizlerle “Coğrafi İşaret” kavramını paylaşacağız.
Coğrafi işaret kavramı, hemen anlaşılabilir, halk arasında bilinebilir bir kavram gibi durmamakla beraber, Adana Kebabı, Beypazarı Kurusu, Antep Baklavası, Kütahya Halısı vb. yöresel ürünler ve bunların tescili sürecinde yaşanan ve kimi zaman basına da konu olan, haberlerin hatırlatılması halinde neyin ifade edildiğini kısmen anlatan bir tanımdır. Coğrafi işaretle, yasal bir tanım olmasının bir neticesi olarak, halk arasında tam olarak neyi ifade ettiği çok bilinmemektedir. Ancak günlük hayatta pek çok kişinin tükettiği/kullandığı yöresel özellikleriyle öne çıkan ürünlerin yasal koruma şemsiyesinde kullanılan bir üst tanımdır.
Coğrafi işaretler 08.06.1995 tarihli 555 sayılı Coğrafi İşaretlerin Korunması Hakkındaki Kanunu Hükmünde Kararname ile yasal hüviyetine kavuşmuştur. Coğrafi işaretin hukuksal tanımı, en yalın haliyle “Belirgin bir niteliği, ünü veya diğer özellikleri itibariyle kökenin bulunduğu bir yöre, alan, bölge veya ülke ile özdeşleşmiş bir ürünü gösteren işaretler” dir denilebilir.
Coğrafi işaretler, ait olduğu yöresel özellikleriyle ayırt edici nitelik kazanan bunun doğal sonucu olarak, bulunduğu bölge ile özdeşleşen her türlü doğal ürünler, tarım, maden ve el sanatları ile sanayi ürünlerine verilen işaretlerdir. Bir yörenin herhangi bir ürünü, diğer yörelerde üretilenlerden farklı olabilir veya bir yörede üretilen tatlı, gıda maddesi, halı, kilim, kumaş, çini vb. herhangi bir nedenle tüketiciler nezdinde yüksek beğeniye ulaşmış olabilir.
Söz konusu ürünlerin başkaları tarafından imal edilip satışa arzında yöresel bilgilere atıf/vurgu yapılması halinde, tüketiciler o ürünün yöresel özelliklerine duydukları güven sebebiyle o ürünü tercih edebilirler. Bu durumda kimi zaman yöreye has ürünlerin o tekniklerle üretilmediği başkaca satıcılar tarafından piyasaya sunumu halinde, haksız kazanç sağlamaları sonucunu doğurmaktadır. Bu nevi durumları engellemek isteyen yasa koyucu ürettiği b ir yöreye ait öne çıkan ürünü imal edip satmak isteyenlere karşı bir nevi yasal çerçeve çizmiş, coğrafi işaret olarak korunan işaretlerin başkaları tarafından kullanımını yasal çerçevelerle belirlemiştir.
Coğrafi işaretler,
* Menşe Adı
* Mahreç İşareti olarak ikiye ayrılmaktadır.
Bu ürünün Coğrafi sınırları belirlenmiş bir yöre, alan, bölge veya çok özel durumlarda ülkeden kaynaklanması, tüm veya esas nitelik veya özellikleri bu yöre, alan veya bölgeye özgü doğa ve beşeri unsurlardan kaynaklanması üretimi, işlenmesi ve diğer işlemlerinin tümüyle bu yöre, alan veya bölge sınırları içinde yapılması durumuna “menşe adını” belirtir.
Bir Ürünün Coğrafi sınırları belirlenmiş bir yöre, alan, veya bölgeden kaynaklanması Belirgin bir niteliği, ünü veya diğer özellikleri itibariyle bu yöre, alan veya bölge ile özdeşleşmiş olması Üretimi, işlenmesi ve diğer işlemlerinden en az birinin belirlenmiş yöre, alan veya bölge sınırları içinde yapılması, durumunda "mahreç işareti" göstergesini belirtir.
Coğrafi işaret başvurusunu Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları veya Türkiye Cumhuriyeti sınırları içinde ikametgahı olan, veya sınai veya ticari faaliyette bulunan gerçek ve tüzel kişiler, veya Paris Sözleşmesi veya Dünya Ticaret Örgütü'nü Kuran Anlaşma hükümleri dahilinde başvuru hakkına sahip kişiler, daha açık bir tanımla; Ürünün üreticisi olan gerçek veya tüzel kişiler Tüketici dernekleri Konu ve coğrafi yöre ile ilgili kamu kuruluşları coğrafi işaret başvurusunda bulunma hakkına sahiptirler. Ancak yapılan tescil, sadece başvuru sahibini korumaz ona bir hak bahşetmez belirlenen şartlarla üretim yapan kişilerin tümünü korur, bireysel mülkiyet hakkı vermez. Coğrafi işarete konu olan ürünün üreticileri için ortak bir kullanım hakkı sağlar.
Çünkü coğrafi işaret alansal, yöresel, bölgesel, ülkesel genelliğe, bir anlamda anonimliğe sahip olup, sağladığı hak belli bir kişiye veya bazı kişilere bağlanamaz.
Coğrafi işaretlerin tescilinin amacı, genel nitelikleri itibariyle üretimi, kaynağı gibi bir takım yerel niteliklerine bağlı olarak belli bir üne kavuşmuş ürünlerin korunmasını sağlamaktır. Coğrafi işaret korumasından istenen ve beklenen fayda Coğrafi işarete konu olan ürünün kalitesinin korunması, Bilinen özellikte üretiminin sağlanması, Coğrafi işarete konu olan yörede veya özellikte üretim yapanların korumadan öncelikli olarak yararlanmalarının sağlanması ve ülkenin milli ve kültürel değerlerinin korunmasıdır. Zira bir ülkenin kendisine ait coğrafi işaretlerinin çokluğu o ülkenin uluslararası arenada kültürel zenginliğinin ve fikri haklardaki gelişmişliğinin göstergesidir.
Türkiye’de tescil edilen coğrafi işaretler sadece Türkiye sınırları içinde geçerlidir. Yurtdışında koruma için her ülkede, ülke mevzuatına göre başvuru gerekmektedir.
Coğrafi işaretle korunan örneğin Adana Kebabı ancak ve ancak koruma kapsamında üretildiği takdirde, üreticisine, bu ibareyi kullanma hakkı verir. Günümüzde pek çoğumuzun Adana kebabı olarak satılan ancak o nitelikleri taşımayan bir ürün tükettiğimizde “Burada güzel yapılmamış” sonucuna vardığımız muhakkaktır. İşte coğrafi işaretten sağlanmak istenen fayda, en basit tanımıyla; o nitelikte bir üretim yapmayan şahıs veya işletmelerin bu adla ürün satmalarının engellenmesidir. Ancak coğrafi işaretin kullanım denetimi çok ciddi biçimde yapılamadığı için, hala istenen seviyeye ulaşmış değiliz.
Bir sonraki sayımızda Coğrafi işaretlerin tescil prosedürünü paylaşacağız 05.01.2015
Sevgiyle kalın…
Avukat
Hatice YILDIZ
Marka & Patent Vekili